GençlikGüncel

Gençlik örgütlerinden Beyazıt’ta eylem: “Sibel ve Hakan için adalet, herkes için adalet”

Gençlik örgütleri, İstanbul Üniversitesi önünde eylem yaptı. Üniversiteliler, intihar eden Sibel Ünli ve Hakan Taşdemir için adalet talebinde bulundu

Gençlik örgütleri, İstanbul Üniversitesi’nin Beyazıt’ta bulunan ana kapısı önünde “Sibel ve Hakan için adalet, herkes için adalet” yazılı pankart açarak eylem yaptı.

Üniversiteliler, intihar eden Sibel Ünli ve Hakan Taşdemir için adalet talebinde bulundu. Bununla beraber üniversiteliler, 20 Temmuz’da Suruç Katliamı’nın 6. yıldönümünde Kadıköy’de düzenlenecek eyleme çağrı yaptı.

“Sibel bu üniversitenin bir öğrencisiydi. Hakan yine bu üniversitenin bir öğrencisiydi ve ceplerinde 1 liraları olduğu için geçinemedikleri için bu kapitalist sistemin çarkları altında ezildikleri için intihar ettiler. Hayatlarına son verdiler. Onlar yaşamlarına son verdiği günden bu yana sürekli bizler intihar değil bu bir cinayettir dedik. Çünkü bu sistemin çarkları altında hayatlarına son veren bir sürü genç var. Açlıktan, yoksulluktan hayatını kaybeden bir sürü genç var” diyen üniversiteliler “Bizleri bu ölümlere mahkum edenlerden hesap sormak için burada toplandık” dedi.

Eylemde “İntihar değil bu bir cinayet” ve “Katillerden hesabı gençlik soracak” sloganları atıldı.

“Bu adaletsizlikler düzeni her geçen gün farklı farklı araçlarla yaşamlarımızı çalmaya devam ediyor”

Eylemde üniversiteliler, “Daha yüzlerce genci binlerce genci ölüme mahkum eden bu sistem Suruç’ta 2015 yılında 33 arkadaşımızı yoldaşımızı katletti” diye ifade etti. Ardından basın açıklaması yapıldı. Açıklamada şunlar söylendi:

Geçtiğimiz yıl Ocak ve Şubat aylarında İstanbul Üniversitesi öğrencileri Sibel ve Hakan arkadaşlarımız geçim sıkıntısı ve yoksulluk sebebiyle yaşamlarına son vermişti. Sibel Ünli İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümü 3’üncü sınıf öğrencisi; Hakan Taşdemir ise İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü 4. sınıf öğrencisiydi.

Aynı sıralarda oturduğumuz, aynı üniversitede okuduğumuz, benzer hayaller kurduğumuz arkadaşlarımız sömürü, katliam ve adaletsizlikler üzerine kurulu düzenin baskısına dayanamayıp yaşamlarına son verdi.

Bu adaletsizlikler düzeni her geçen gün farklı farklı araçlarla yaşamlarımızı çalmaya devam ediyor. Devlet örneğin son dönemde Amed, Suruç, Ankara ve İzmir’de bizleri doğrudan hedef alarak katlettiği gibi kapitalist sömürüyle de yaşamlarımızı hedef alıyor.

İktidarın yandaş şirket, vakıf ve parti yöneticileriyle birlikte yolsuzluklar yoluyla her geçen gün zenginleştiğine dikkat çeken üniversiteliler halkın yıllardır daha da yoksullaştığına, gençlerin geleceksiz bırakıldığına vurgu yaparak şunları söyledi:

Ekonomik krizin derinleştiği, giderek işsizlerin, işçilerin, yoksulların sırtına yüklendiği bu dönemler büyük psikolojik sorunlara, bunalımlara yol açıyor. Son dönemde de koronavirüs salgınında alınan sözde tedbirler sonrası işsiz kalan, yoksullaşan onlarca insan umutsuzluğa kapılıyor, yaşamına son veriyor.

“Halka ‘porsiyonlarınızı küçültün’ diyenler intiharların sorumlularıdır”

Açıklamanın devamında şunlar söylendi:

Düzen gelecek kaygısıyla biz gençleri her alanda hedef alıyor. Yaşamını sürdürebilmek, kendi geleceğini kurmak isterken sıkıştırılmaya ve teslim alınmaya çalışılan biz gençler tüm yaşananların farkındayız. Ve biliyoruz; kendileri şaşalı mutfaklarıyla ve ziyafet sofralarıyla sefa sürerken, yazlık saraylar yaptırırken koronavirüs salgınıyla giderek artan yoksulluğa ve ekonomik krize karşı halka “porsiyonlarınızı küçültün” diyenler intiharların sorumlularıdır.

Suruç’ta 33 düş yolcusunu katledenler ile geçtiğimiz yıl yaşamlarını sonlandıran arkadaşlarımız Sibel ve Hakan’ı katledenler aynıdır.

Açıklamadan sonra Suruç Katliamı’nın 6. yıldönümünde Kadıköy’de yapılacak eyleme çağrı yapan üniversiteliler eylemi sonlandırdı.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu