Güncel

SÖYLEŞİ | Yakınları günlerdir Mehmet Bal’ın akıbetini soruyor

"Herkes düşündüğümüz şeyi, devletin olaya dâhil olduğunu düşünüyor. Devletin onun nerede olduğunu bildiğini düşünüyoruz. Kaybedilmeye çalışıldığına dair korkumuz var"

24 Ocak günü Batman’dan İstanbul’a hapishanedeki oğlunu görmeye geldiği gün kaybolan Mehmet Bal, yaklaşık bir aydır kayıp durumda.

geldikten sonra akrabalarıyla görüşen ve sonra bir daha haber alınamayan Mehmet Bal’ın akrabası Abdülselam Bal durumu bize anlattı:

Aldülselam Bal “Mehmet 24 Ocak Perşembe günü Batman’dan binip İstanbul’a geliyor. Valizini yöre derneğimize bırakıyor. Dernekte 2-3 saat kaldıktan sonra valizi bırakıp öğle saati 16 civarı dernekten ayrılıyor.

Kardeşi telefonla arayıp nerede olduğunu sorduğunda Gebze’ye arkadaşının yanına gideceğini söylüyor. Bizden sonra arkadaşını arayıp yarın yanına geleceğini söylüyor.

Daha sonra gece 21 gibi Mehmet’i tekrar aradık kapalıydı. Belki uyumuştur diye sabahleyin aradık yine kapalıydı. Mehmet’le çocukluktan beri beraberiz. Hiçbir zaman telefonunu kapatmayan, kimseye haber vermeden bir yere gitmeyen bir insandı. Akıl sağlığı yerinde, düşünceli bir insandı kendisi” diye belirtti.

 

“Emniyete gittiğimizde kovmakla tehdit ediyorlar”

Mehmet Bal’ın kaybolmasından sonra neler yaptıklarını anlatan Bal: “Hepimiz alarma geçtik. Bütün gün aramaya devam ettik. Karakol’a gittik kayıp ilanı verdik. Ertesi gün İHD’ye gittik dilekçe verdik. Savcılığa da gittik, savcılıktan bizi Gayrettepe Karakolu Kayıp Büro Amirliği’ne gönderdiler.

İlk gittiğimizde “görevli şahıs burada değil, sabah gelin” denildi. Ertesi gün de bize hiçbir şekilde yardımcı olunmadı. Sonraki süreçlerde gittiğimiz zaman ise “gelmeyin, gelirseniz kovacağız” denildi. Savcılıkta bize hiçbir bilgi vermiyor.

Dosya boş. Oğlu savcıya, “Uludağ’da kaybolan insanları telefon sinyali ile iki saat içinde buldunuz. Babamı neden bulmuyorsunuz?” diye sorduğunda ise savcı “o başka bu başka” diyerek geçiştirdi. Savcıya “iki oğlu dağda olduğu için biz devletten şüpheleniyoruz” dediğimizde ise savcı “belki o da dağa gitmiştir” diyerek bizimle alay eder gibi konuştu” diye ifade etti.

 

“Bizi oyalamaya çalışıyorlar”

Devletin bütün şüpheyi üzerine çektiği için başka bir yere gidemediklerini söyleyen Bal: “Meclis’e gittik, bakanlığa seslendik. Sağ olsunlar HDP milletvekilleri ve Sezgin Tanrıkulu bizimle ilgilendiler. Basın açıklaması yaptık. Herkes düşündüğümüz şeyi, devletin olaya dâhil olduğunu düşünüyor. Devletin onun nerede olduğunu bildiğini düşünüyoruz.

Kaybedilmeye çalışıldığına dair korkumuz var. Operatör çalışanları sim kartın telefondan çıkarılıp denize atılsa bile kartın nerede olduğunun bulunabileceğini ancak savcılığın izni olması gerektiğini söyledi. Devlet, elindeki imkân ile istese iki saatte yer tespiti yapabilir. Ancak bilerek yapmıyorlar. Savcı bizi arayıp 30 Ocak’ta sinyal aldığını söyledi. Daha sonra bunu inkâr ettiler, bizi oyalamaya çalışıyorlar. Devlet bize bekleyin, elimizdedir, evinizde oturun, kendisi sağdır dese biz rahat edeceğiz” dedi.

 

“Gündemden düşmesini istemiyoruz”

“Bütün akrabaları memleketten geldi. Burası adeta taziye yerine döndü. Herkes Mehmet’in akıbetini soruyor ama ne diyeceğimizi bilmiyoruz. Basından bizim sesimizi duyurmaları konusunda beklentimiz var.

‘İnsanım’ diyen herkesin desteğine ihtiyacımız var. Daha önce basın açıklamamız olmuştu. Tekrar bir basın açıklaması yapacağız. Bundan sonra da devlet kapılarını çalmaya devam edeceğiz. Medyadan, insan hakları kuruluşlarından, milletvekillerinden yardım istemeye devam edeceğiz” sözlerini kaydetti.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu